Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Mardin’de cipteki 5 Iraklının öldüğü olayın sanıkları ilk kez hakim karşısına çıktı

Mardin’in Artuklu ilçesinde seyir

Mardin’in Artuklu ilçesinde seyir halindeki cipe düzenlenen ve Irak uyruklu 5 kişinin hayatını kaybettiği silahlı saldırıya ilişkin davanın ilk duruşması görüldü. Maktullerin yakınları, sanıklar için idam talebinde bulunurken, duruşma 20 Ekim’e ertelendi.

Mardin 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında tutuklu sanıklar Abdullah Kaplan, Faris Akseven ile tutuksuz sanık Murat Yiğit ve İbrahim Doğan hazır bulundular. Tutuksuz sanık Çiğdem Bozkurt ise duruşmaya katılmadı.

SANIKLAR BİRBİRLERİNİ SUÇLADILAR

Duruşmada ilk olarak söz alan tutuklu sanıklar Faris Akseven ile Abdullah Kaplan iddiaları kabul etmeyerek birbirlerini suçladılar. Faris Akseven, “Ben yapmadığım bir şeyle suçlanıyorum. Abdullah Kaplan bana ‘dayı’ diyordu, simdi zora girince ‘bu adam’ diye hitap ediyor” ifadelerini kullandı.

Faris Akseven, “Beni Tolga aradı; ‘Abdullah daha önce bu işleri çok yaptı, sizden 2’ye 5 istiyorum’ dedi. Abdullah’a kimseyi öldürmeyeceğimi söyledim ama o emir geldiğini ve kabul etmesek aileme zarar vereceklerini söyledi. Bunun üzerine kabul ettim. Abdullah da Tolga’nın söylediği gibi Irak’tan gelen bir aileyi öldürmemiz gerektiğini söyledi” ifadelerini kullandı.

‘FARİS İŞLEDİ, BENİM ÜZERİME ATTI’

Duruşmada savunma yapan sanık Abdullah Kaplan da, cinayetleri Faris’in işlediğini savunarak, “Faris işledi, benim üzerime attı. Yolda giderken öndeki arabanın tekeri patlak dedi. Arabayı durdurdu, sonra arabadakileri öldürdü. Neden yaptığını sordum, beni de öldürmekle tehdit etti. Faris bana Irak numarasından bir şey yazıp, diğer numarasından atmasını söylüyordu. Olaydan haberim yoktu. Yolda aracı durdurunca haberim oldu. Faris hava atmak için beni farklı isimlerle tanıtıyordu. Irak’tan biri ile konuşuyordu. Kim olduğunu bilmiyorum. Olay sonrasında da arabadan indi, müziğin sesini açmamı istedi. Telefonla konuştu, duymamamı istedi. Faris istediği için kendimizi devlet adına çalışan kişiler olarak tanıtıyorduk. Irak’taki sevgilisine hava atmak için bunu yapıyordu. İki Irak numarası vardı. Bana Irak numarasından mesajları o yazıyordu, ben de onun yazdıklarını, onun Türkiye numarasına atıyordum. Faris’in kullandığı Irak numarası bulunursa her şey ortaya çıkar. Ben itiraf edince Faris konuşmaya başladı” dedi.

SANIKLAR İÇİN ‘İDAM’ İSTEDİ

Kürtçe tercüman yardımıyla ifade veren Harbi Jalaladeen, saldırıda abisi Ahmed Jalaladeen İbrahim’i kaybettiğini söyledi. Harbi Jalaladeen, “Mahkemeden hakikati ortaya çıkarmasını istiyoruz. Mahkemeye teşekkür ediyorum. Uzun bir zamandır bu anı bekliyorduk. İnanıyoruz ki; Türk mahkemeleri bu olayın ardındaki hakikati bulacaktır. Bu katliama katılan herkesin, suça dahli olanların tamamının mahkemenin huzuruna getirilip cezalandırılmasını istiyoruz. Bu katliamın müsebbibi kim ise, kim azmettiricisi ise bunun açıklanmasını istiyoruz. Biz bu olayın bir soygun olayı olmadığını düşünüyoruz. Bu katliamdır hırsızlık olayı değildir. Biz bu olayın arkasında birilerinin yönlendirmesi olduğunu düşünüyoruz. Bunların katlettiği kişiler âlimdir. Eğer bir plan olmasaydı bu âlimleri kimse öldürmezlerdi. Olayın tüm detaylarıyla açıklanması gerekiyor.”

Harbi Jalaladeen, Mahkeme Başkanı’nın “Siz neden şüpheleniyorsunuz?” sorusu üzerine, “Biz bilmiyoruz ama belki siyasi bir sebep belki terör olayı olabilir. Çünkü bu olay kesinlikle tasarlanmış bir olaydır. Bize göre bu hakikatin ortaya çıkarılması gerekiyor” diye konuştu.

Harbi Jalaladeen, “Arabayı kiralayan, silahı satan, olaya dahli olan herkesin cezalandırılmasını istiyoruz. Bunlara en yüksek ceza verilmeli. Biz Türk yargısına güveniyoruz. Biz aileler arasında kan davası gibi kötü şeyler gelişmesini istemiyoruz. Bize yapılan bu zulme karşı şehitlerimiz için gereken yapılmalı. Bunlar vahşi, bunların yaptığı vahşet. Biz Türkiye’de kanunların üstün olduğunu biliyoruz. Bu güvenle halkımızı teskin ediyoruz. Eğer kanunlar gerekeni yapmazsa biz kendi akrabalarımızı, kendi halkımızı tutamayız. Fakat mahkemeye güveniyoruz. Kafamdaki soru şu: Bunlar hırsızlık yapmak istedilerse neden parayı almadılar? Bir de şunu merak ediyorum: Zanlılar kurbanları tanıyorlar mıydı? Biz bu insanların en ağır cezayı almalarını istiyoruz. Bütün Kürdistan halkı bu mahkemenin sonucunu bekliyor. Onlardan şikâyetçi ve davacıyım.”

Rassan Reşit Jalaladeen de “Biliyoruz idam yok ama istisna olarak bunların idam edilmesini istiyoruz” dedi.

‘BU SIRADAN BİR OLAY DEĞİL’

Daha sonra ailelerin avukatları söz aldı. Olayın siyasi bir nedeni olabileceğini, bunun araştırılması gerektiğini belirten Avukat Mehmet Okatan, “Her ne kadar öyle görünse de bu sıradan bir gasp olayı değil. Aynı 90’larda olduğu gibi işlenen siyasi cinayetlerden biridir. Bu sıradan bir gasp değil, burada salonda bulunanlar da sıradan kişiler fakat tetikçidirler. Özellikle Faris’in Duhok’ta çalışıyor olması bu olayla ilgili bir istihbarat için olabilir. Bu cinayetin arkasında siyasi saikler vardır. HTS kayıtlarının geriye yönelik en az 5 yıl tarama yapılmasını istiyoruz ve bunların hangi terör örgütüyle ne tür bir bağlantılarının olduğunun araştırılmasını istiyoruz. Bu olayla ilgili Duhok’ta 3 kişi gözaltına alınmış ve 4 ay sonra serbest bırakılmış. Sanıklardan Abdullah Kaplan ifadesinde 2016 yılında PKK tarafından kaçırılıp serbest bırakıldığını söylüyor. Bu olayın araştırılmasını talep ediyoruz” dedi.

DURUŞMA 20 EKİM’E ERTELENDİ

Sanıkların ve şikâyetçi tarafın dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamına, duruşmaya gelmeyen tutuksuz sanık Çiğdem Bozkurt’un zorla getirilmesine karar verdi. Duruşma 20 Ekim 2023 tarihine ertelendi.

OLAYIN ARKASINDA SİYASİ SAİK OLABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ’

Duruşma sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan maktul ailelerin avukatı Mehmet Okatan, “Olay, basit bir soygun olamayacak kadar farklı bir şekilde işlenmiş. İşleniş tarzı, bir soygun en fazla havaya ateş edilir, belki ayağına sıkılır, omuzuna sıkılır, gasp edilir. Ama burada 5 kişinin kafalarına sıkılmış, bazılarının birden fazla kafasında mermi izi var. Olaydaki kişiler de önemli, özellikle müvekkillerden birisi Kuzey Irak’ın önde gelen alimlerinden bir tanesi. STK temsilcidir. Onunda öldürülmüş olması sebebiyle arkasında siyasi saik olabileceğini düşünüyoruz.” dedi.

Harbi Jalaladeen de “Türk yargısına güveniyoruz, bunların yaptığı vahşettir. Bu yüzden sanıkların idam edilmesini istiyoruz” diye konuştu.

NE OLMUŞTU?

Mardin-Nusaybin karayolu Yeniköy mevkiinde 19 Ocak’ta gece saat: 00.30’da Diyarbakır’a gitmek için Irak’ın Duhok kentinden yola çıkan ve içinde akraba 5 kişinin bulunduğu cipe, silahlı saldırı düzenlenmişti.

Saldırıda ciptekilerden Hındreen Abdullah Salih (39), Waheda Haedar Jasim (63) ve Abdullah Saleh Mustafa (69) olay yerinde, Chiman Shaheen Khalid (75) ile Ahmed Jalaladeen İbrahim (45) ise kaldırıldıkları hastanelerde hayatını kaybetmişti.

Jandarmanın yaptığı çalışmayla kamera kayıtlarından olaya karıştıkları tespit edilen Faris Akseven, Abdullah Kaplan ve Murat Yiğit, evlerine düzenlenen baskınla yakalandı. Daha sonra şüphelilere silahlara temin ettiği belirlenen İbrahim Doğan ve “suç aletini gizleme” iddiasıyla Çiğdem Bozkurt yakalanarak gözaltına alındı. Şüpheliler işlemlerinin ardından sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları mahkemece Faris Akseven, Abdullah Kaplan tutuklandı, diğeri tutuksuz yargılanmaz üzere serbest bırakıldı.

Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianame, Mardin 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede, sanıklar Murat Yiğit, Faris Akseven, ve Abdullah Kaplan hakkında kasten adam öldürme, nitelikli yağma ve ateşli silahlarla bunlara ait mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 11 yıldan 18’er yıla kadar hapis cezası, İbrahim Doğan’ın da izinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokma imal etme, nakletme ve satma suçundan 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

 

Mavibet güncel giriş.