Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İsveç’te Kur’an-ı Kerim’in yakılmasına tepkiler sürüyor

Eğitim-Bir-Sen Mardin Artuklu Üniversitesi

Eğitim-Bir-Sen Mardin Artuklu Üniversitesi şubesi yayınladığı bir bildiri ile İsveç’teki bir cami önünde Kur’an-ı Kerim’in yakılmasını tepki gösterildi.

Kurban Bayramı’nın ilk gününde İsveç’teki bir cami önünde Kur’an-ı Kerim yakıldı. Bu çirkin saldırıya Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke sert tepki gösterdi.

Eğitim-Bir-Sen Mardin Artuklu Üniversitesi Şube Başkanı Fasih Dinç, yaptığı yazılı açıklamada, menfur eylemi şiddetle kınayarak, İsveç devleti ve hükümeti şahsında bütün Avrupa’yı insani değerlere saygılı olmaya davet etti.

Şube Başkanı Dinç’in açıklaması şöyle:

“İsveç’te hukuki bir kılıfa uydurularak Müslümanların kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim’i yakma eylemi gerçekleştirilmiştir. Bu eylemin bir nefret suçu olduğu çok açıktır. Gösterilen tepkiler üzerine kerhen de olsa İsveç yetkili makamlarınca nefret suçu soruşturması başlatılmıştır. Nefret suçlarına karşı tedbir alınmasının ne kadar önemli olduğuna Avrupa’nın yakın tarihi şahittir. Avrupa ve İsveç’teki bazı grupların, özellikle Müslümanlara karşı işlenen nefret suçlarını düşünce özgürlüğü ile açıklamaları ve hükümetlerin bunu görmezden gelmeleri tarihi tecrübelerini unutmaya başladıklarını göstermektedir. Hepimiz biliyoruz ki ötekileştirme, yok sayma, şeytanlaştırma ve nefret suçları Avrupa’nın alnındaki kara lekelerdir.

Başkalarının kutsalına hakaret etmenin özgürlük olmadığı kadim zamanlardan beri kabul edilen bir hakikattir. Milyarlarca Müslümanın değer verdiği, hayat rehberi kabul ettiği Yüce Kur’an’a hakaret etmenin düşünce ve ifade özgürlüğü sayılmasını asla kabul etmiyoruz. İnsan olmak, ahlak ve inanç değerlerine sahip olmak demektir. Bu değerlere hakaret edilmesi, düşüncenin ifade edilmesi olarak açıklanamaz. Düşünce ve ifade özgürlüğü ile hakaret etmeyi birbirine karıştırmak doğru değildir. Düşünce ve ifade özgürlüğü ile başkalarının kutsallarına saygı gösterme arasındaki hassas denge gözetilmeli ve başka insanların inanç özgürlüklerine hakaret edilmemesine itina gösterilmelidir. Aksi takdirde küresel bir fitne ve kargaşa ortaya çıkar; dünyada barış ve huzur tehlikeye girer.

Bu tip eylemlerin arkasındaki siyasi faktörler de önemlidir. İsveç NATO’ya girmek istemiyorsa bunu çıkıp mertçe deklare etmesi gerekir. Mülteci bir eylemcinin arkasına gizlenerek, nefret suçu işlenmesine göz yummamalıdır. Yaşamak için ülke değiştirmiş bir insana nefret suçu işleterek, sevmediğiniz insanlara hakaret edilmesi veya siyasi sonuçlar beklenmesi onurlu bir devlete yakışmaz.

Ey İsveçli karar vericiler;

Bizim değerlerimize/kutsallarımıza hakaret ediyorsunuz. Ve bunu Müslümanların içinden çıkıp, daha iyi bir yaşam için ülkenize gelmiş bir insan üzerinden gerçekleştiriyorsunuz. Kutsal değerlerimize yaptığınız hakaretlerinize, sizin değerlerinize ve kutsallarınıza hakaret ederek karşılık vermeyeceğiz. Aşağılık seviyenize inmek istemiyoruz. İnsanca yaşayabileceğiniz bizim medeniyet seviyemize çıkmanız için size el uzatıyoruz. İnsanlığa karşı nefret suçu işlemenin hukuksuz bir şey olduğunu öğrenmenizi bekliyoruz. Çocuklarımızın ve torunlarımızın barışın egemen olduğu daha huzurlu bir dünyada yaşamasını istiyorsanız çağrımıza kulak verin.

Her şeye rağmen bu menfur eylemi şiddetle kınıyoruz. İsveç devleti ve hükümeti şahsında bütün Avrupa’yı insani değerlere saygılı olmaya davet ediyoruz. Dünya barış ve huzurunun buna ihtiyacı var. Küresel bir fitne ve fesada sebep olacak bu yanlıştan dönmeye çağırıyoruz.”

 

Baywin güncel giriş.