Nöbetçi Eczaneler
IRAK’ın kuzeyindeki Gara bölgesinde şehit edilen 13 kişiden polis memuru Vedat Kaya’nın babası Şeyhmus Kaya, oğlunun şehit edilmesinden sorumlu teröristlerin toplamda 27’si ağırlaştırılmış 49 kez müebbet hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin “Bir nebze de olsa yüreğime su serpildi” dedi.
Türkiye Silahlı Kuvvetleri tarafından 10 Şubat 2021’de düzenlenen ‘Pençe-Kartal 2 Operasyonu’nda, Kuzey Irak’ın Gara Bölgesi’ndeki bir mağarada, çeşitli tarihlerde kaçırılan Uzman Çavuş Hüseyin Sarı, Jandarma Astsubay Çavuş Semih Özbey, Tankçı Er Adil Kabaklı, Jandarma Er Süleyman Sungur, Sözleşmeli Er Sedat Sorgun, Topçu Er Müslüm Altıntaş, Uzman Jandarma Kademeli Çavuş Ümit Gıcır, Jandarma Uzman Çavuş Mevlüt Kahveci, polis memurları Sedat Yabalak, Vedat Kaya, siviller Aydın Köse, Muhammet Salih Kanca ve Cotyar Muhsin, PKK mensuplarınca katledildiler.
PKK’lıların yakalanması için yapılan operasyonda 13 kişinin şehit edildiği mağaradan kaçarken yakalanan PKK’lı ‘Şervan Korkmaz’ kod adlı Osman Acer ile ‘Merkaz Botan’ kod adlı Doğan Geçgel’in yargılandıkları Şırnak 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın karar duruşması yapıldı.
Duruşmaya teröristler Doğan Geçgel ve Osman Acer, tutuklu bulundukları Elazığ Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Ağır Ceza Mahkemesi savcısı, mütalaasında sanıklar hakkında ‘Beden bakımından kendisini savunmayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürme’, ‘Cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ‘Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma’, ‘Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme’, ‘Ateşli silah kanununa muhalefet’, ‘Tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma ve kullanma’ suçlarından cezalandırılmasını talep etti.
SANIKLARA CEZA YAĞDI
Mahkeme heyeti, PKK’lı Doğan Geçgel ve Osman Acer’e son kez söz hakkı verdi. Osman Acer, suçlamaları kabul etmediğini ve silahlarda parmak izinin bulunmadığını söyleyerek, “Sadece mağarada çalışıyordum, silahlarda parmak izim yoktur, beraatımı talep ediyorum” dedi. Doğan Geçgel de suçlamaları kabul etmedi.
Mahkeme heyeti, yapılan keşifler, dosya kapsamı ve mevcut delilleri göz önünde bulundurarak sanıklara, ‘Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan 1’er kez müebbet, polis memurları Sedat Yabalak, Vedat Kaya ile askeri birliğe teslim olmaya giden Topçu Er Müslüm Altıntaş için kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme suçundan 3’er kez müebbet, askeri personeller Uzman Çavuş Hüseyin Sarı, Jandarma Astsubay Semih Özbey, Jandarma Uzman Çavuş Mevlüt Kahveci, Jandarma Uzman Jandarma Kademeli Çavuş Ümit Gıcır, Sözleşmeli Er Sedat Sorgun, Jandarma Er Süleyman Sungur ile Tankçı Er Adil Kabaklı için kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme suçundan 7’şer kez müebbet olmak üzere toplamda 11 müebbet, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 13’er kez 21 yıl, beden bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürme ve diğer terör örgütü mensupları ile eylem ve faaliyette bulunmadan dolayı 13’er kez ağırlaştırılmış müebbet, tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma ve kullanma suçundan 10 yıl ile 50 bin TL para cezası, ateşli silahlar kanununa muhalefetten dolayı meydana gelen zararlardan 12’şer yıl ve 40 bin TL para cezası verdi.
Doğan Geçgel’e ayrıca daha önce gerçekleştirdiği bir eylem nedeniyle 1 ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi. Böylece sanıklardan Osman Acer’e toplamda 13’ü ağırlaştırılmış 24 kez müebbet ve 295 yıl hapis ile 90 bin TL para cezası, Doğan Geçgel’e ise 14’ü ağırlaştırılmış 25 kez müebbet ve 295 yıl hapis ile 90 bin TL para cezası verildi.
‘CEZAEVİNDE VERİLEN EKMEĞE YAZIKTIR’
Mardinli şehit polis memuru Vedat Kaya’nın babası Şeyhmus Kaya, verilen hapis cezasını değerlendirdi. Yüreğinin ilk günkü gibi yandığını dile getiren Kaya, şöyle dedi:
“Oğlumu şehit eden katil teröristlere verilen cezayı duyduğumda sanki yüreğime bir tas su döküldü. Ciğerim zaten yanıyordu, ama yarısı soğudu, diğer yarısı yanmaya devam ediyor. Keşke bu teröristleri mağarada öldürselerdi. Bunlara cezaevinde verilen ekmeğe yazıktır. 13 kişiyi katleden, şehit eden ve belki daha önce de birçok masum insanı katletmiş teröristlere neden hala ekmek veriliyor?”
‘OĞLUMUN HAKKINI HELAL ETMİYORUM’
HDP’nin kapatılmasını talep eden Kaya, “Anayasa Mahkemesi, terörist bir partiye devletin hazinesinden yardım parası veriyorsa ben oğlumun hakkını helal etmiyorum. Şimdiye kadar HDP kapatılmalıydı. Ben 520 gün HDP Diyarbakır İl Binası önünde evlat nöbeti tuttum. Benim oğlum polisti, Lice’de kaçırıldı ve şehit edildi. 520 gün beton üzerinde yatıp kalktık, benim çektiğimi kim çekmiş? Ben oğlumun şehit haberini orada aldım. Gidip Malatya’da cenazesini aldım.” diye konuştu.
‘OĞLUM YAŞASAYDI BUGÜN ONUN GÜNÜNÜ KUTLAYACAKTIK’
Türk Polis Teşkilatının kuruluşunun 178. yıl dönümünü kutladığını hatırlatan Kaya, “Eğer oğlum yaşasaydı bugün onun gününü kutlayacaktık. Ama şehit edildi, dün şehitliğe giderek gününü ve şehitliğini kutladım. Tüm polis teşkilatının kuruluş yıldönümlerini kutluyorum. Allah onlardan razı olsun. Ama keşke onlara ceza vermek yerine onları mağarada öldürselerdi. Devletin ekmeğini yiyemeselerdi daha çok hoşuma giderdi. Teröristlerin biri Şırnaklı, diğeri Hakkâriliydi, kim bilir belki şimdi bunları aileleri devletten sosyal destek bile alıyorlar. Bilerek çocuğunu gönderen ailelere de kısıtlama getirilmesini istiyorum. Ben çoğunu biliyorum, ben Doğu’da yaşıyorum. Birçoğu bilerek ve isteyerek çocuklarını dağa gönderiyorlar. Kimse kimseyi kandırmasın, bilerek çocuklarını dağa gönderiyorlar, devleti bölmek istiyorlar. Ama ben aile olarak; kanımın son damlasına kadar bu bayrağın, devletin ve vatanın yanında olacağım.” dedi.